4. Bölümün kafa karıştırıcı havasından sonra tempo baya yükselmişti. Su aygırı Mısır tanrısı Taweret ile veda ettiğimiz oldukça temposu güzeli, izlemesi keyifli bölüm sonrasında 5. bölümün açıkçası nasıl olacağını kestirmek kolay değildi. 5. bölümde hemen hemen her şey açığa çıktı diyebiliriz. 4. bölüm sonunda ölen Marc/Steve, Tawaret rehberliğinde Duat'ın diyarına çıktılar. Duat: ''Duat, Mısır mitolojisinde yer altı dünyasıdır. Tuat, Akert veya Amenthes olarak da anılır. İnanca göre gece boyunca Güneş battığı batıdan doğuya doğru Duat'ta yolculuk eder. Ayrıca Duat ölü ruhların Osiris tarafından yargılandığı yerdir. Bu yargılama Hakikat'i temsil eden bir tüy yardımıyla yapılır.'' Zaten bölüm Marc ve Steven'in ölüler diyarında bu terazide yargılanma mücadelesiyle geçiyor. Taweret'in çok eğlenceli ve açıklayıcı sahneleri vardı. Antik mısır ile ilgili detaylar dizide izleyicilere açık açık verilerek bilgilendiriliyor. Yani bazılarının prim kasmak için gizli detaylar, gizemleri açıklıyorum diye attığı başlıklara itibar etmeyin.
Antik mısır tanrılarının bilgilerinin dizide zamanı geldiklerinde anlatılması çok başarılı. Khonshu'nun ise kurgusal bir karakter olduğunu hatırlayalım. Marc'ın en derinliklerine inildi. Nasıl Moon Knight olduğu. Geçmişi ile yüzleşmesi. Annesi ile olan acı geçmişi. Ve bastırılmış duyguları için çok sevdiği film karakterinden esinlendiği Steve'yi nasıl kendi kafasında yarattığını gördük. Açıkçası 2. bölümde her şey ortaya çıktı derken. 5. bölümde kesinleşti ve karakterin geçmişi, derinlikleri, kendi kendine nasıl kişilikler yaratığını gördük. Açıkçası aile geçmişi çok dramatikti. Khonshu ise kendi çıkarları doğrultusunda insanlardan nasıl faydalanıp, avatarlarını nasıl seçtiğini gördük. Görsel efektler muazzamdı. Inception (2010) ve Doctor Strange (2016) filmleri tadında görsel şölen vardı. Özellikle kumda ilerleyen gemi yolculuk sekansları çok başarılıydı. Aksiyondan ziyade dram ve geçmiş konularına daha ağırlık verildi. Marc'ın nasıl bir mücadelede olduğunu gördük. Dr. Harrow ile olan sahneleri Trans (Trance 2013) filmleri tadındaydı. Oscar Isaac her geçen bölüm oyuncuğunu bir üst seviyeye taşıyor çok başarılı.
Sonuç olarak: kafa karıştırıcı bir bölüm yapmaya çalışsalar da bütün sırların açığa çıktığını gördük ve artık Marc'ın nasıl bir kişilik olduğunu anladık. Hikaye olarak Trans filmi havasında, görsellik olarak Inception ve Doctor Strange filmi tadındaydı. Marc ve Steve'nin nasıl hayatlarının birbirine girdiği anlatıldı. Marc'ın yaşadığı geçmiş travması ve pişmanlıkları kalbimize dokunan anlardandı. Antik mısır ve Tanrılarının odağındaki hikayesi çok keyif verici. 6. yani final bölümünün temposunun çok yüksek olacağı ise su götürmez bir gerçek.
Yorumlar
Yorum Gönder