İzleyenleri derinden sarsacak bir hikaye!!! Yaşam ve ölüm arasındaki o ince çizgide neleri feda edersiniz? Ya da neleri göze alabilirsiniz? Korku, Kaos, dram ve umutsuzluk! Birden bire ülkeyi saran grip virüsü, insanları öldürmeye başlamıştır. Ölümler hızla ilerlemektedir. Kontrol edilemez bir hal almıştır. Durdurmanın yolu ise; ilk hastadan üretilecek aşıdır. Esas problem ise, ilk hastanın nerede olduğudur?
NOT: Yazımda SPOİLER YOKTUR!!! Gönül rahatlığı ile okuyabilirsiniz!
Grip birden
bire şehri tesiri altına alıyor. Kontrol altına alınamaması bir yana
bilinçsizlik hat safhada. Yetkililerin önemsememelerinden oluşan umursamazlık
ise neredeyse maksimum seviye de. Böyle olunca git gide yayılan ve kontrol
edilemeyen bir salgına dönüşüyor. Karantina, korku ve açlık...
Film sizi öyle bir yerde etkisi altına alacak ki; Tabiri caizse beyninizden vurulmuş hissi uyandıracak. Zaman zaman duygularınıza hakim olamayabilirsiniz çünkü duygu seli izleyenleri başka bir boyuta götürecek. Bir kaç mantık hatası ve tahmin edilebilirliği olsa da. Dram, korku, umutsuzluk, kaos, sevgi ve tadında bıraktığı komediyi güzel harmanlamış. Bence kaçırmak istemeyeceğiniz güzel bir film. O kadar çok çıkarılacak ders var ki; verilmek istenen dersleri iyi anlamalıyız. Film bizlere acı bir gerçek daha gösteriyor. Yerli sinemamız bırakın Hollywood yapımlarını, Güney Kore yapımlarının bile yanına yaklaşamaz. Bu da ne kadar kalitesiz yapımlarımız ve sinemada geri kaldığımızı gösteriyor. Artık küfür, cinsellik ve bağrış çağrış komedilerden daha öteye gitmeliyiz. Hele ki elimizde şahane bir ülke, enfes mekanlar ve muazzam binlerce yıllık tarihimiz var iken. Cinsellik ve küfür olmadan film olabileceğini ve şahane filmler çıkabileceğini resmen gösteriyor Flu bizlere.
Yorumlar
Yorum Gönder